Levent Köprülü

Suudi Arabistan’ın petrol ve kimyasal ürünler devi Aramco, Türkiye’de de tesisi bulunan, yeni nesil içten yanmalı ve hibrit teknolojili motor üretimi için Renault ile Geely’nin kurduğu Horse Powertrain’e ortak oldu.

Suudi Arabistan’ın ulusal petrol ve doğalgaz şirketi Aramco, Renault Grubu’nun Zhejiang Geely Holding ile birlikte kurduğu, küresel anlamda yüksek verimli içten yanmalı motorlar ve hibrit sistemler üreticisi olan “Horse Powertrain” şirketinin yüzde 10 hissesini satın alıyor. Bu yeni yatırım, Horse şirketinin yaklaşık 7.9 milyar dolarlık değer üzerinden yapılacak.

Aralarında Oyak Renault’nun Bursa fabrikasındaki motor ve güç aktarım sistemleri tesisi de dahil olmak üzere yıllık 5 milyon üretim kapasiteli 17 tesisi ve 5 Ar-Ge merkezi bulunan Horse’un yüzde 10’u için imza atan Aramco, ileride bu miktarı yüzde 20’ye çıkarabileceğini ifade etti. Şu anda Renault ile Geely, şirketti yüzde 45’er hisse elinde tutuyor. Dünyanın en büyük petrol ve kimyasal şirketleri arasında

Tamamen elektrikli bir marka haline gelme çalışmaları yürüten Volvo Cars’ta, yeni modeller Türklerin imzasını taşıyor. Giderek sayıları artan Türk mühendisler, markanın EX30 ve EX90 modellerinin güvenliğinde ve gelişiminde söz sahibi...

Tam ve erken bir dönüşüm yaşayarak, dizel motorlu araç üretimini bırakacağını, benzinli motorlara da kısa bir süre sonra veda ederek, tamamen elektrikli bir marka olacağını açıklayan Volvo, İsveç’teki mühendislik ve test merkezlerinde yeni modellerini ardı ardına üretim sırasına almış durumda. XC40 Recharge iken adı değişen EX40’ın ardından gelen EX30 ve yazılım sorunları nedeniyle bir miktar geciktiği söylenen EX90, markanın elektrikli geleceğinin öncüleri konumunda. Tüm bu modellerin gelişimini yürüten Volvo’nun, İsveç’in Göteburg kentinde bulunan tesislerinde karşılaştığımız ya da isimlerine rastladığımız Türkler ise, bu gelişim sürecinde söz sahibi. Örneğin yaklaşık 2.5 yıldır Göteborg’da çalışan, İstanbul Teknik Üniversitesi mezunu

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın Çin’den gelen tüm otomobillere de yüzde 40 ek vergi uygulama kararının ardından Çinli markaların Türkiye temsilcilerinden “yerlilik” konusunda açıklamalar geldi.

Geçtiğimiz günlerde Resmi Gazete’de yayımlanan ve sadece elektrikliler değil, bundan böyle içten yanmalı motorlara sahip otomobillere de yüzde 10’a ilaveten yüzde 40 ek gümrük vergisi uygulanacağına ilişkin karar, Türkiye’de otomotiv sektörünü hareketlendirdi. Pazarda ciddi paya sahip iki marka olan MG ile Chery’den, bu konuya ilişkin değerlendirmeler geldi. MG, Türkiye’de yatırım için uğraştıklarını söylerken, Chery de, fizibilite yaptıklarını vurguladı.

Çinli otomotiv firmalarının, son yıllarda yüksek teknolojili araçları daha rekabetçi fiyatlarla piyasaya sunmasıyla, ülkelerin ekonomi ve ticaret yönetimlerinin bir takım koruma önlemlerini değerlendirdiğini söyleyen Doğan Trend Otomotiv CEO’su Kağan Dağtekin, “Bu bağlamda Avrupa Birliği’nin vergisel

Yeni vergiyle, Türkiye pazarında nispeten hesaplı olan Çin markaları daha yüksek fiyatlara çıkacak. 

Bu hamle, özellikle yerli üreticilerin çatı kuruluşu OSD’nin yanı sıra bazı distribütörler tarafından da çokça gündeme getirilmişti. Çin’den araç ithalatının artması nedeniyle otomotiv endüstrisinin dış ticaret açığı vermeye başlaması, bu konudaki rahatsızlığı artırıyor gibiydi. Dış ticaret açığı, Türkiye için de “kırmızı çizgi” boyutunda. 

Avrupa’yı seçtiler 

Ayrıca Çinli markalar birbiri ardına Avrupa’da yatırım kararları açıkladı. Türkiye’yi bunun dışında tutmaları, bir miktar rahatsızlık yaratıyordu. Uygulama, tam bir ay sonra yürürlüğe girecek. 7 Temmuz’da yürürlüğe girecek GSR 2 uygulaması da düşünüldüğünde piyasada başlayan kampanya furyası hızlanabilir. Bu yaşananlar Çinli markaların “bittiği” ya da “tası tarağı toplayıp, dükkân kapatacağı” şeklinde yorumlanmamalı. Zira bu

Elektrikli araçlara geçiş sürecinde üreticiler, giderek artan fiyat baskısına karşı çözüm arıyor. Stellantis CEO’su Carlos Tavares, bunun için, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu ülkelerden tedariki artıracaklarını belirtti.

Tüm dünyada, özellikle de Avrupa’da elektrikli araçlara geçiş konusunda adeta bir yarış devam ediyor. Markalar, mühendislik birimlerinin büyük bölümünü bu sürece hazırlık için seferber etmiş durumda. Bir yandan tam elektrikli diğer yandan da hibrit modeller için durmak bilmeyen bir tempo söz konusu olurken, fiyat rekabeti de üreticilerin kafasını yoran bir konu. Zira Çin’den Avrupa’ya ithal edilen, donanımı yüksek araçlar şimdiden Avrupa’daki önemli oyuncular için ciddi bir tehdit oluşturuyor. Her ne kadar gümrük vergileriyle bu durum dengelenmeye çalışılsa da, Çinlilerin Avrupa’da üretime başlaması, bu rekabeti iyiden iyiye kamçılayacak.

Fiyat rekabeti konusunda sürekli olarak yollar arayan

Avrupa Birliği’nin Çin’den gelen elektrikli araçlara yönelik vergi duvarını yükseltme çabalarına, Pekin’den beklenen karşı hamlenin ilk belirtileri ortaya çıktı ve gümrük vergilerini artırabileceğini bildirdi.

Çin ile Avrupa Birliği (AB) ve ABD arasında, otomotiv sektörüyle ilgili yaşanan gerilim sürüyor. Avrupa Birliği’nin (AB) yanı sıra ABD’nin, Çin’den ithal edilen araçlara, özellikle de elektriklilere yönelik gümrük vergilerini yükseltme benzeri önlemler alması, geçen hafta da yazdığım gibi, bir misilleme beklentisini ortaya çıkarmıştı. İşte beklenen o misillemenin ilk belirtileri geçtiğimiz hafta içinde dillendirilmeye başlandı.

Pekin yönetimi, büyük motorlu ithal otomobillere yüzde 25’e kadar yüksek gümrük vergileri uygulamaya hazır olduğunun sinyalini verdi. Nitekim eski adıyla Twitter olan “X” platformunda yayımlanan bir açıklamada, Çin Ticaret Odası’nın, AB’ye, “içerdekilerin” yani yönetimin

Ford, Avrupa Birliği’nde 2035’te başlaması planlanan tam elektrikli araçlara geçiş dönemine Kocaeli Yeniköy fabrikasıyla hazırlanıyor. Tesis VW Transporter da üretecek.

Ford Otosan’ın o dönemdeki tamamen yeni hafif ticarisi Transit Courier için inşa edilen, şimdilerdeyse Transit Custom’ın yanı sıra Ford-Volkswagen iş birliğinin önemli ürünlerinden biri olan yeni nesil Transporter modelini üretecek Kocaeli’deki Yeniköy fabrikası, 2035’ten itibaren Avrupa Birliği’nde (AB) başlayacak “tam elektrikli araçlara geçişe” de hazırlanmış durumda.

Yeni elektrikli Transit Custom’ın üretimine başlayan Ford Otosan’ın Yeniköy fabrikası, içten yanmalı motorlu ve elektrikli vanları aynı hat üzerinde üretiyor. Bu da Ford’a, talebe bağlı olarak çok hızlı tepki verme şansı tanıyor.

Geçtiğimiz günlerde tesisi gezen Ford’un Avrupa’daki ticari araç bölümü Ford Pro’nun Başkanı Hans Schep, “Bütün pazar, söylediğimizin aksine yavaşlıyor. Ancak bizim

Her ne kadar özellikle Avrupa ve ABD, Çin menşeili araçların önünü kesmek amacıyla bir takım tedbirler almaya çalışsa da, Çinlilerin etkisi yayılıyor. Nitekim Çin’daki araç satışları, dünyadaki toplam satışların yüzde 33’ünü oluşturuyor.

Özellikle elektrikli araçlar konusundaki dönüşüm, buna hazırlıksız olan dünya devlerini bir hayli zorlarken, hava kirliliği nedeniyle bu dönüşümü erken başlatan Çinlilerin avantajı, tartışmasız otomotiv dünyasına damgasını vurdu. Çin’de üretilen elektrikli araçlar, pek çok ülkede satışa sunulurken, Batılı küresel markalar da, Çinli markalardan platform ve teknoloji alarak bu yarışta avantaj elde etmeye çalıştı, çalışıyor.

Ancak Çinli üreticilerin Avrupa ve ABD’de giderek daha fazla ve hızlı pazar bulması, buralarda çeşitli önlemler üzerinde çalışılmasına neden oldu. Avrupalı üreticiler bir yandan Çinlilerle çalışırken, diğer yandan da kendi etki alanlarına