Skorer Bir gollük huzur almaya geldim

Bir gollük huzur almaya geldim

09.12.2005 - 00:00 | Son Güncellenme:

.

Bir gollük  huzur almaya geldim

Adı üstünde...Gol ...Sevinci mevinci, coşkusu moşkusu şunun şurasında kaç saniyelik bi şey ki.Bari o kadarlık rahat bıraksalar bizi...***Mesela Ankara'da Ümit Karan attı ve Volkan'a koştu.Onlar bir dörtlüymüş, bizim Erhan'ın(Telli) haberine göre.O, Volkan, Aykut ve Suat Usta...O anda biri de bana laf attı.-Bak Volkan'a koştu...-Bana ne...-Kanka ya onlar...-Bana ne yaa...Herkesi paranoyak ve polemik hastası yapıyorlar...Ruhsal dengelerini bozuyorlar...Bir gollük huzur bile vermiyorlar...Sonra Necati de attı, o da bir başkasına koştu...Sonra yine... Yok o niye buna koştu da yok şuna koşmadı, yok filan yok falan...*** Gol bu yaa... Bazen bir lösemili çocuğa, bazen bir Mehmetçik anasına...Ne işe yarıyorsa...Tabii moral veriyordu, tabii zarif bir jestti yaptığı ama bir şişe kan bile etmiyorduki bir gol...Hani kırdırıp da parasını verse...Zaten o günlerde senede bir-iki tane atıyordu, anlamlıydı golleri...Daha fazla bir anlam yüklemeye gerek de yoktu... ***Gol, maçın içinde atanın en kuvvetli olduğu an...Kendini en güçlü hissettiği an da...Yeni bir trend bu herhalde...Adamın ne olduğu içki masasında ve seyahatte belli olur demiş ya biri... Sanki başka bir yerde belli olmazmış gibi...Gol atınca da belli oluyor işte...Kimi seyircisiyle, takım arkadaşlarıyla beraber seviniyor...İşte Kleberson...Golünü attı, kimseyle sorunu da yoktu, gitti tribünlerle paylaştı.***Mesela Kore-Japonya'da garibim Muzzy'yi (Mustafa İzzet) gol sevincine bile almak istememişlerdi O ve arkadaşları...Türkiye'de takım içindeki gruplaşmalarla ilgili dedikodular ayyuka çıkmıştı. Tepkiliydiler...Gol de atmışlardı.Güçlüydüler de...Tam zamanıydı.Muzzy'ye sonuna doğru "sen de gel" dediler...Çocuğun gol sevincinde bile onlarla biz olmasına müsade etmemişlerdi.Bir de 'biz takımız" diyorlardı.***Her takımda oluyor bu olaylar.En çok da Galatasaray'da oluyor...Elini sallasan santrfora çarpıyor ya...Hepsi de kuruntulu, takıntılı çocuklar...Bazı yorumcular durup durup üç forvetle oynanmaz demiyorlar mı...Ne demekse...Kuruyorlar...Takılıyorlar...Sene başında beraber oynuyorlardı, attıkça atıyorlardı, sonra hep beraber Gerets'e koşuyorlardı.Sonra ne olduysa oldu.Bazen biri oynadı, bazen de biri oynamadı...Sonrasını da biliyorsunuz...Son maçta hiçbiri gol attıktan sonra Gerets'e koşmadı.Yarın günün birinde rakip takımın antrenörüne bile koşacak belki birisi...Hani mesaj yerine gitsin de, nasıl giderse gitsin...Ve...Bu takımın golcüsü Ümit Karan...Gol istiyorlarsa o oynamalı...Çapraz koşular yapanı, alan boşaltanı, ön ve arka direği iyi paylaşanı da Hakan Şükür'müş.Böyle bir santrfor gerekiyorsa o da oynamalı...Necati zaten oynamalı...İlla birinin oynamaması gerekiyorsa bence O oynamamalı demek içimden geliyor da...Demiyeceğim...O kim filan dersiniz de.Ben de kim olduğunu söylemek zorunda kalırım...Aman, aman, aman, aman...Sonra gol atınca bana filan koşar da... Bir aralar Galatasaray'ın pivot santraforu her golünü birilerine gönderiyordu. RADYOSPOR-YİNE ONLAR -Maçın hakemini yorumlamak istiyorum. -Hakem misin?-Hayır.-Hakem uzmanı mısın?-Hayır.-Ailende hakem var mı?-Hayır.-Hakem arkadaşın var mı?-Hayır.-Hiç hakem tanıyor musun?-Hayır.-Bir hakemle herhangi bir yerde yanyana geldin mi?-Hayır.-Eeeee !!!-Olsun, yine de konuşmak istiyorum.-Hakem yorumu istesem, hakem yorumcusuyla konuşurdum.-Olsun ben yine de konuşmak istiyorum.-Senin yorumunu merak eden var mıdır kardeşim?-Vardır.-Bence yoktur.-?-Babanın radyosu mu burası ya?-Hayır.-Git kahvede konuş. Kapıdan kovsan... Onla bir telefon konuşması...-İyi misin?-Şimdi diilim. (Sen arayana kadar iyiydim demek istiyor)***Onla bir başka telefon konuşması...-Alo...-?-Seni bir anda çok mutlu etmek için napabilirim?-Telefonu kapatman yeter...-?***Bu da en güldüğüm.-Senle şöyle bir-iki günlüğüne Roma'ya kaçsak. (Ben diyorum)-Aman, aman, aman, aman... (Allah korusun anlamında)-Şahane olur valla.-Aman, aman, aman, aman... (Senle herhangi bir şey nasıl şahane olabilir ki anlamında)-Valla billa müthiş olur.-Aman, aman, aman, aman... BİLGİN'DEN Son Avrupa Şampiyonası'nda hem teknik hem idari açıdan dibe vuran basketbol milli takımımızdan hala tek istifa bile yok...Pes...Daha doğrusu...Yuhhh...Kemik gibilermiş de haberimiz yokmuş...Oyunun iki yönünü de oynayabilen bu kadar çok sayıda yetenekli oyuncunun hiç bu kadar bir arada olmadığı ve bu kadroyu kaç senedir takım haline getiremeyenlerin, kendilerini takım yapmada gösterdikleri beceri hakikaten göz kamaştırıcı demiştim bir yazımda...Bi daha diyorum...Ve... Ne biçim adamlar bunlar... Koltuk gözlerini bürümüş...Ve...Bu ülkede bu kadar basketbol yorumcusu var...Ve hâlâ susuyorlar... Demirel'e, Hakyemez'e, Tanjevic'e SERİ İLANLAR Cuma'ları ise Milliyet'teyiz (Başka şubemiz yoktur.) Pazartesi - Çarşamba 09.30 - 10.00 Radyo D'de [email protected] İmza: Köyün Delisi

OSZAR »