CANLI Savaşta son dakika... İsrail'den yeni katliam, onlarca can kaybı var! Dünya şok görüntüyü konuşuyor

İsrail'de Netanyahu karşıtı protestolar devam ediyor. Tel Aviv'de rehine yakınları ve savaş destekçisi gruplar karşı karşıya geldi. CNN TÜRK muhabiri Serdar Er, Tel Aviv'de son durumu aktardı. Serdar Er, "Burada tansiyon çok yükseldi. Eylemlerin merkez noktasındayız." dedi.

İsrail Gazze Şeridi'nde sivilleri katlederken, uluslararası yardım kuruluşlarını da hedef alıyor. Gazze Şeridi'nin güneyindeki El-Mevasi bölgesinde dün yerinden edilmiş Filistinlilerin sığındığı çadırlara düzenlenen ve 25 sivilin hayatını kaybettiği saldırının ardından Uluslararası Kızılhaç Komitesi'nin (ICRC) "ICRC ofisi bombardıman nedeniyle hasar gördü" açıklaması tepkileri daha da artırdı. Avrupa Birliği (AB) Dışişleri ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Joseph Borrell yaptığı açıklamada, "AB, Gazze'deki ICRC ofisine zarar veren ve onlarca can kaybına yol açan bombardımanı kınamaktadır. Bağımsız bir soruşturmaya ihtiyaç vardır ve sorumlular hesap vermelidir" dedi.

İsrailli bir yetkili ise saldırıyı İsrail güçlerinin gerçekleştirdiğine dair hiçbir belirtinin olmadığını söyledi.

Karadeniz kıyısındaki Anapa'da devreye giren Pantsir hava savunma sistemi, Ukrayna kamikaze drone'larının yerine Rus helikopterini düşürdü.

Al Jazeera, İsrail işgal ordusunun bugün Gazze Şeridi'ndeki Şati mülteci kampı ve Tuffah mahallesini hedef aldığını bildiriyor.

İsrail jetleri 41 kilometre uzunluğundaki Akdeniz kıyı şeridinin kuzeyinde yer alan Gazze şehrindeki Şati mülteci kampını bombardımana tuttu. Gazze şehrinin batısındaki kamptan siyah dumanlar yükseldi.

Al Jazeera muhabiri Tarık Ebu Azzum, katliamdan kaçan Filistinlilerin barındığı Şati kampındaki saldırıda korkunç sahnelerin ortaya çıktığını aktardı.

Hava saldırısı sonucunda birçok bina tamamen yıkıldı, çevrede yaşayanlar çaresizce enkaz altında hayatta kalanları arıyor.

Şati mülteci kampında ilk belirlemelere göre en az 24 can kaybı var.

Gazze kentinin doğusundaki Tuffah mahallesindeki hava saldırısında ise en az 18 Filistinlinin yaşamını yitirdiği bildiriliyor.

Can kaybının artmasından ciddi şekilde endişe ediliyor.

Filistinli yetkililer, bombardımandan kısa süre önce İsrail'in son 24 saatteki saldırılarında 169 kişinin hayatını kaybettiğini açıklamıştı. Bu rakam, Nuseyrat mülteci kampındaki katliamdan bu yana en yüksek günlük can kaybıydı.

İsrail askerlerinin işgal altında tuttukları Batı Şeria'daki Cenin'den çekildiği anlarda ise, kan donduran bir detay vardı.

Al Jazeera, işgal birliklerinin Cenin baskınında üç Filistinlinin yaralandığını, yaralılardan birinin bir İsrail zırhlı aracına bağlandığını gösteren bir kayıt yayınladı.

Al Jazeera, söz konusu yaralı Filistinlinin İsrail işgal askerleri tarafından 'canlı kalkan' olarak kullanıldığı bilgisini de geçti.

Filistinli yetkililer, İsrail işgal ordusunun son 48 saatteki saldırılarında 120 Gazze sakininin daha yaşamını yitirdiğini açıkladı.

Böylece, savaşın başından beri katliamda can verenlerin sayısı 37 bin 551'e çıktı.

Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC), Cuma günü Gazze'deki ofisine yakın bir bombardımanda ofisin hasar gördüğünü ve çevresine sığınan 22 kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı.

Güney Afrika'nın İsrail'e karşı Uluslararası Adalet Divanı'nda açtığı soykırım davası giderek büyüyor.

Karayipler ülkesi Küba, soykırım davasına katılacağını resmen duyurdu. Küba Dışişleri Bakanlığı, resmi açıklamasında İsrail'in Cenevre Sözleşmesi'ni ihlal ettiğini ve ABD'nin suç ortaklığıyla Gazze Şeridi'nde Filistinlilere karşı soykırım yaptığını belirtti.

Uluslararası Adalet Divanı, Birleşmiş Milletler'in en üst yargı organı.

Güney Afrika'nın açtığı davaya aralarında Türkiye, Kolombiya, Mısır, İspanya, Meksika, Nikaragua, Libya ve Şili gibi çok sayıda ülke müdahil olma kararı aldı.

Uluslararası Adalet Divanı, Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin aksine, bireysel suçlar yerine sadece devletler arasındaki ihtilafları ele alıyor.

Hem İsrail hem de Güney Afrika, Birleşmiş Milletler (BM) Soykırım Sözleşmesi'ni imzalayan iki ülke.

1948’de imzalanan BM Soykırım Sözleşmesi, taraf ülkelere 'soykırım suçunu önleme ve cezalandırma' yükümlülüğü getiriyor.

Bu yüzden, Güney Afrika Uluslararası Adalet Divanı’nda dava açtı.

İsrail dış istihbarat servisi Mossad'ın eski direktörü Tamir Bardo, Kanal 12 televizyonuna yaptığı açıklamada Başbakan Binyamin Netanyahu'nun geleceğe dair bir stratejisi ya da vizyonu olmadığını söyledi.

Bardo, bizzat Netanyahu tarafından 2010 yılında Mossad'ın başına atanmış bir isim.

"Netanyahu'nun tek umursadığı iktidarda kalmak ve bizi felakete götürüyor" diyen Tamir Bardo, İsrail başbakanının dilinden düşürmediği mutlak zaferin yalnızca daha fazla askerin ölmesine yol açacağını kaydetti.

Tamir Bardo, 2010-2016 yılları arasında Mossad direktörlüğü görevini yürütmüştü.

Yaklaşık sekiz aydır Kızıldeniz'de Husilere karşı yürütülen adı konulmamış savaşa liderlik eden ABD uçak gemisi USS Dwight D. Eisenhower, halihazırda Doğu Akdeniz'e doğru ilerliyor.

Uçak gemisinin başını çektiği taarruz grubu, Süveyş Kanalı'ndan geçerek Doğu Akdeniz'e ulaşacak. Resmi açıklamaya göre, USS Dwight D. Eisenhower Virginia'daki ana üssüne dönecek.

Ancak Hizbullah ve İsrail arasında büyük bir savaş çıkması halinde Doğu Akdeniz'de kalabilir.

Eisenhower'ın yerine halihazırda Pasifik Okyanusu'nda görev yapan bir başka Amerikan uçak gemisi geçecek. Mevcut konumlara göre Kızıldeniz'e en yakın uçak gemisi USS Theodore Roosevelt.

Amerikan donanması, USS Dwight D. Eisenhower uçak gemisinin sekiz aydır Kızıldeniz'de çatışmasını İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana en yoğun muharebe olarak tanımlıyor.

Öte yandan, İngiliz donanmasına bağlı Birleşik Krallık Deniz Ticareti Operasyonları (UKMTO) Yemen'in güneyindeki liman şehri Aden açıklarında seyreden bir geminin yakınlarında patlamalar meydana geldiğini duyurdu.

UKMTO yoluna devam eden gemiye dair bir ayrıntı vermedi ancak patlamaların gerçekleştiği yer Aden'in doğusu.

Gazze Şeridi'ndeki savaş Orta Doğu'daki beş ayrı ülkeye çatışmalarla sıçradı, en güneydeki Yemen'le kuzeydeki Suriye Halep arasında 3 bin kilometreden fazla mesafe var.

İsrail jetleri dokuzuncu ayı dolmak üzere olan savaşta defalarca Suriye'de hava saldırıları düzenledi, İran Devrim Muhafızları Ordusu'nun yurt dışı operasyon birimi Kudüs Gücü'nün önemli isimlerini öldürdü.

1 Nisan'da İran'ın Şam Büyükelçiliği kompleksinde yer alan beş katlı bir bina İsrail'in ateşlediği füzelerle yerle bir oldu. Binada Kudüs Gücü'nün en önemli komutanlarından Muhammed Rıza Zahedi, yardımcısı ve diğer İranlı subaylar öldü.

İran misilleme olarak ilk kez kendi topraklarından İsrail'e doğrudan saldırdı, 300'den fazla füze ve kamikaze silahlı insansız hava aracı fırlattı. İsrail'in karşı misillemesi ise İsfahan'daki bir askeri üssün vurulması oldu.

Irak ve Suriye'deki üsleri İran yanlısı milislerin yüzlerce saldırısına hedef olan ABD de, tıpkı İsrail gibi jetlerle Suriye topraklarında birçok bombardıman gerçekleştirdi.

Birkaç aydır sakin olan Irak-Suriye sınırında Cuma gününü Cumartesiye bağlayan gece kulakları sağır eden patlamalar duyuldu.

Patlamaların adresi, Deyrizor'daki Elbu Kemal'de gece karanlığında ilerleyen bir konvoydu. 'Bilinmeyen' savaş uçakları, İran yanlısı milislere füze ve cephane taşıyan konvoyu vurdu.

Hava saldırısında konvoydaki beş kamyon yok edildi, yanı sıra onlarca İran yanlısı milisin öldüğü bildiriliyor.

Konvoyun roket, silah ve cephanenin yanı sıra haberleşme ekipmanları taşıdığı bilgisi var.

Irak'ta yayımlanan Ez Zaman gazetesi, İran yanlısı grupların Suriye'de saldırıya uğradığını, konvoydaki kamyonlardan birinin silahlı insansız hava aracıyla yüklü olduğunu yazdı.

Saldırının olağan şüphelileri ABD ve İsrail'den herhangi bir açıklama yok. İsrail ordusu, Suriye'deki hava saldırılarına dair nadiren açıklama yapıyor.

Gazze Şeridi'ni yakıp yıkıp 37 bin Filistinliyi katleden İsrail, bölgesel bir savaşın ipuçlarını net bir şekilde vermeye başladı.

CNN International, kuzey cephesinde topyekun bir savaş çıkması halinde İsrail'e ana müttefiki ABD'nin yardım güvencesi verdiğini duyurdu.

İsrail işgal ordusu, Gazze'de 259 günü geride kalan savaşta duyurduğu hiçbir hedefe ulaşamadı. Hamas yok edilemedi, rehineler kurtarılamadı ve aşırı sağcıların koalisyon hükümeti sonsuz bir savaş istiyor.

Kuzey cephesinde ise Lübnan'ın en büyük askeri gücü Hizbullah ile İsrail ordusu 8 Ekim'den bu yana çatışıyor. Çoğunlukla sınır hattını aşmayan çatışmalar, Haziran ayına girilmesiyle boyut değiştirdi. Roket yağmurunun yol açtığı devasa orman yangınları sınır hattını kasıp kavurdu, İsrail'in Hizbullah'ın önemli komutanlarından Talip Abdullah'ı füzelerle vurmasına İran destekli grup bir günde yüzlerce roket ve kamikaze silahlı insansız hava aracı ateşleyerek misillemede bulundu.

İsrail'den gelen tam ölçekli savaş sinyallerine Hizbullah lideri Hasan Nasrallah yanıt verdi, topyekun savaşın bir kuralı olmayacağını belirtip İsrail'in kuzeyini işgal edeceklerini söyledi. Dahası, hava üslerini İsrail savaş uçaklarına açması durumunda Güney Kıbrıs'ı da vuracaklarını ilan etti.

Tüm bölgeyi saracak savaşın ayak sesleri adım adım duyulurken, Kuveyt Lübnan'daki vatandaşlarından derhal ülkeyi terk etmelerini isteyen ilk ülke oldu. Orta Doğu ülkesinin hamlesi, yeni bir savaşın yaklaştığı yorumlarına neden oldu.

Amerikan CNN International televizyonu ise, üst düzey İsrailli ve ABD'li yetkililerin görüşmesine dair detayları ekranına taşıdı. CNN'e göre, Washington'daki randevuda ABD'liler Hizbullah'la çatışmanın topyekun bir savaşa dönüşmesi halinde İsrail'e tam destek sözü verdi.

Haberini üst düzey bir Amerikalı yetkiliye dayandıran CNN, şahsen verilen güvencelerin tam da Binyamin Netanyahu'nun bir videoyla Joe Biden yönetimine ateş püskürdüğü haftada geldiğinin altını çizdi.

İsrail Ulusal Güvenlik Danışmanı Tzachi Hanegbi ve Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer, hafta içinde Washington'da Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan ve Biden'ın Orta Doğu koordinatörü Brett McGurk'la bir araya geldi.

CNN International, ABD'lilerin verdiği destek sözünün karaya asker konuşlandırmayı kapsamadığını bildiriyor.

ABD'li yetkililerin tam ölçekli bir savaşın patlak vermesine karşı yüksek düzeyde alarma geçtiği yorumunu yapan CNN, hafta içinde Washington'ın bir başka derin endişesini öne çıkardı. Televizyona göre, ABD'li yetkililer Hizbullah'ın füze sağanağına karşı ünlü Demir Kubbe dahil İsrail'in hava savunma sistemlerinin zayıf kalmasından korku duyuyor.

İsrail ordusu ise, bu sabah yaptığı açıklamada savaş uçaklarının Lübnan'ın güneyindeki dört ayrı bölgeyi bombardımana tuttuğunu, Hizbullah'a ait çok sayıda hedefin vurulduğunu duyurdu.